Bizler çok uzun zamandır futbolun kirli yüzü ile uğraşmakta, mücadelemizi bunun için vermekteyiz.
Bataklığın içine iyice gömülmüş olan Türk futbolu, Bursaspor sayesinde biraz olsun nefes almış, tertemiz şampiyonluğa ulaşan Bursaspor sayesinde umut bulmuştur.
***
Bursaspor, yakaladığı bu başarı ile futbol endüstrisinin çarkına çomak sokmuş, sadece kendilerinin istediği şekilde işleyen İstanbul düzenine karşı başkaldırmıştır.
Yakalanan bu başarının devamının gelmesini istemeyenler, biraz da olsa nefes alan Türk futbolunu tekrar bataklığın içine çekmek için ellerinden gelenin fazlasını yapmaya başladılar.
Gerek saha dışında, gerekse maç esnasında gözlerini para hırsı bürümüş emek hırsızlarının oyunları Türkiye futbol camiası tarafından pek yankı bulmasa da, bu haksızlığa karşı sessiz kalmayanlar vardı.
Merhum başkan İbrahim Yazıcı, şike ve şikecilere karşı gerek Kulüpler Birliği'nde gerekse TFF toplantılarında tavrını ortaya koymuş ve yapılan bu emek hırsızlığına karşı tek başına dimdik durmuştur!
***
Yaşadığı streslere, haksızlıklara ve kirli yüzlere karşı verdiği mücadeleden dolayı yorgun düşen ve kısa bir süre önce vefat eden İbrahim Yazıcı'nın ruhu, dün UEFA'dan gelen haber ile biraz da olsa huzura kavuştu.
Tek başına mücadelesini verdiği şike sürecinde yargılananlar ceza almaya başladı. Şimdi CAS'tan gelecek haberi beklemekteyiz.
Rahat uyu başkanım!
Bir takımı başarıya ulaştırmak, her başkana nail olabilir. Ancak bir takımın ve ülkenin onurunu herkese karşı tek başına savunmak her başkanın harcı değildir.