Emrah Güler

10 Mart 2014

Ne anlamı var

Kolay işleri zorlaştırmak bir takımın aklının ne kadar karışık olduğunu gösterir.
Bursaspor - Karabükspor karşılaşmasını aslında henüz 2. dakikada Sestak'ın direğe nişanladığı topla kazandı. Fakat Yeşil Beyazlıların içerisinde bulunduğu ruh hali ne yazık ki bu avantajı 83'te, kulübeye mahkûm edilen harika genç Enes'in azmiyle kazandı.

Öncelikle bir kez daha sayın Daum'a kucak dolusu 'yazıklar olsun'u gönderelim. Bursaspor'un kadro ve oyun kurgusunu anlayabilen var mı?
Ne oynadı Bursaspor, nasıl oynadı?
Bir kere 4 hücumcuyla yola çıktı, Caja'yı destekleyici kullandı. Bu mantık, idare eder bir görüntü çizdi.
Brezilyalı sakatlanınca, Alman'ın B planı olmadığından sistem çöktü.
Bu başlangıç yalnızca 2. dakikadaki net pozisyonun akılda kalmasına sebep oldu.
Sonra ne oldu?
Bursaspor rakibine uymak zorunda kaldı. Beraberliğe gelmiş Karabükspor'la, iki sıradan Anadolu takımı edasında al gülüm ver gülüm top oynadı.
Sercan'ın ayakkabıları kaydı ama kenardan biri çıkıp, "Sorun ayakkabında değil sende" demedi.
O kulvar 61 dakika etkisiz kaldı.
Zira Volkan'da bu derde deva olmadı.
Sonra 60 dakikalık genç Oğuzhan'ın yerine, Enes girdi de hücumcu abilerine nasıl bir forvet olmaları gerektiğini hatırlattı.

Golü Fernandao'ya yazdık ama Enes kalbimize yazdı galibiyet golünü.
Aslında sorun kadroda değil, sorun başından beri bu takımı yönetenlerde, teknik sorumlularda...
İzlediğimiz futbol bu futbolcuların ayağından değil, kravatlıların icraatlarından, eşofmanlıların vizyonsuzluğundan.

Şampiyonluk sezonundaki gibi yine formalılarla, atkılılar el ele verirse ayaklardan güzel işler çıkar.
Yani istifa ederek hata yaptığınızı kabul etmemek için bu inat neden...
Bursaspor'u sömürmenin NE ANLAMI VAR...

(Bu arada hain ilan ettiğiniz Batalla, formasını ilk kez giydiği takımını, gölüyle galibiyete taşıdı. Yanlış anlamayın; biz orta sahada oyun kuramıyoruz da...)

 


    Henüz Yorum Yazılmamış