Başta taraflı basının sadık çalışanları olmak üzere tüm spor kamuoyuna;

Dün (4 Temmuz 2012) Bursa 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde karar duruşması görülen ve sonucunda olaylı Beşiktaş maçı olayları sebebiyle söz konusu davada yargılanan 42 renktaşımızın beraatine karar verilen davaya ilişkin olarak çeşitli basın-yayın organlarında çıkan haberleri hayretle takip ediyoruz.

Davanın içeriğine dair en ufak bir bilgisi bulunmayan kişilerin yaptığı söz konusu haberler ile olaylar tekrar tekrar gündeme getirilmekte ve davada çıkan karar ile taraftarımızın ve kararı alan yargı kurumunun üstüne gidilmektedir. Davanın henüz onanma sürecine yeni girecek olması sebebiyle, yapılan bu tarzda haberlerin aynı zamanda devam eden yargı sürecini etkilemeye dönük olarak da değerlendirilebileceğini düşünüyoruz.

Öncelikle "Bursa'yı savaş alanına çevirenler beraat etti, zihinlere 'Öyleyse bu yasa niye var?' sorusu takıldı" şeklinde gazetelerine sür manşet atanlara vereceğimiz cevap şudur;
Gazeteci olarak geçinen sizler, gazetecilerin kullandığı ve mesleğini doğru icra etmesi için kullanması gereken en önemli yöntemlerden olan 'Araştırma' yöntemini bilir misiniz?

Hakkında haber yaptığınız ve imalı başlıklar, satırlarla göndermelerde bulunduğunuz söz konusu davamızın dayanağının 6222 sayılı yasa olmadığını, yargılamanın TCK'nın ilgili maddelerine dayandırılarak "Halkın bir kısmını, halkın diğer bir kısmına karşı silahlandırarak birbirini öldürmeye tahrik" , "Halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit" gibi suçlamalarla yapıldığını ve taraftarlarımızın bu olay sebebiyle 24 yıla kadar hapis cezası istemleriyle yargılandığını, bu dava kapsamında 4 ay cezaevinde kaldıklarını biliyor muydunuz?

Yine, bahsi geçen davada yargılanan 42 renktaşımızın da içerisinde yer aldığı 100'e yakın taraftar arkadaşımız hakkında Asliye Mahkemesi'nde açılan bir dava daha olduğunu ve bu dava üzerinden yürüttüğünüz kamuoyu yaratma çabasının bu nedenle yargıyı etkileyebilecek nitelikle olduğunu görüyor musunuz?

Yine aynı olaylar kapsamında "Bursa'yı savaş alanına çevirenler beraat etti" sözleriyle karaladığınız ancak davadan beraat eden taraftarlarımız hakkında İçişleri Bakanlığı tarafından açılan tazminat davası bulunduğunu biliyor musunuz?

Ayrıcalıklı olarak lanse etmeye çalıştığınız Bursaspor taraftarının, tutuklamalar sürecinde neler çektiğini, Bursaspor taraftarı cezaevine yatarken başka şehirlerde yaşanan benzer olaylarda serbest kalanları, tarihsel süreçte bu tür uygulamalara daha önce de maruz kaldığımızı ve 7 Mayıs olaylarının ardından tribünlerimizin "Suç örgütü" suçlamasıyla karşı karşıya kaldığını ancak bu davanın Özel Yetkili Mahkeme'ce reddedildiğini biliyor musunuz?

Ve sizler; yani Bursaspor'umuzun şampiyonluğunu dahi manşete taşıyacak cesareti olmayanlar veya bu tür yayın politikalarına karşı sesini çıkarmayarak sistemin sadık bir üyesi haline gelenler; ülke futboluna ve camialar-kurumlar arası diyaloglara ne derece zarar verdiğinizi görmüyor musunuz?

Siz bir kitleye "30 otobüs serseri" diyebilecek ölçüde gazetecilik etiğinden bi'haber olanlara dahi kınama vermeyi zor zar kabul edenler; bilgi sahibi olmadan haber yapmaktan, taşıdığınız gazeteci gömleğini lekelemekten utanmıyor musunuz?

İyi gören her gözün ne olup ne bittiğini iyi şekilde süzebildiği şike sürecinde bu tarzda hangi haberi yaptınız? Yaptığınız ve bahsi geçen haberde dahi şike soruşturmasında verilen cezaları gündeme getirmiş ve onları yasanın günah keçisi ilan etmenin peşindesiniz.

Benzer olayların yaşandığı günlerde aynı tarzdan haberleri yapmaktan, hatta olaylara ilişkin haber yapmaktan itina ile kaçınan sizler; neden söz konusu Bursaspor veya Anadolu kulüpleri olunca aynı hassasiyeti gösteremiyorsunuz?

Biz sizin adınıza her gün utanıyoruz ama;
SİZ NE ZAMAN UTANACAKSINIZ, MERAKLA BEKLİYORUZ!

Teksas.ORG