Teknik Direktörümüz Şenol Güneş, Pazar günü oynanan ve 2-2'lik beraberlikle tamamlanan Eskişehirspor maçı hakkında "Eskişehirspor maçında iyi oyunumuzun karşılığını alamamanın üzüntüsünü yaşıyoruz. Bu gayet normal. İyi oyunun sonucu 2-0 öne geçtik ama maç ikinci yarı 2-2 oldu. Kaybettiğimiz 2 puan var. Eleştiriler gayet normal. 75. dakikadan sonra Eskişehirspor daha çok topla oynadığı zaman orta alanda baskı yaparak oynamayı düşündük, Holmen'i ortaya aldık. Yediğimiz gol önemli. Sayısal üstünlüğümüz ve pozisyon duruşumuz artı olmasına rağmen rakibe müdahalede sıkıntı oldu. Dönen topta Hürriyet'in etrafında 3 tane oyuncumuz vardı. Uzatmalarla beraber düşünürsek, ataklarımız oldu. Maçtan geriye kalan kaybettiğimiz 2 puan oldu. Moral bozukluğu ama bizim iyi oynadığımız gerçeğini ve hatalarımızı ortadan kaldırmaz. Oyunda öndeyken savunma anlayışı doğru değil. Geride kalan defans oyuncularımızın sahayı büyüttüğünü görüyoruz, birbirine daha yakın oynayan bir takım olmalıyız. Şampiyonluğa oynayan takımlardan, Galatasaray, Beşiktaş ve Fenerbahçe'den daha kötü oynadığımızı düşünmüyorum. Ama oynadığımız futbolun karşılığını alamadık, hep hayıflanıyoruz. Bu takımın kötü futbol oynadığını söyleyen kişilerde haksızlık eder." dedi.
"OYUNCULARIMA GÜVENİYORUM"
Cumartesi günü oynanacak Balıkesirspor maçı ile ilgili de konuşan Güneş, "Komşu şehrimizin takımı Balıkesirspor karşısına kazanma anlayışı ile çıkacağız. Tabii savunma yapacağız, hücum yapacağız. Volkan cezalı, oynamayacak. Başka eksik görünmüyor. Eskişehirspor maçında olduğu gibi kazanma arzumuz olacak, kazanma trendi yakalarsak güvenimiz artacaktır. Takımda da şehirde de kazanamama endişesi var. Ben umutsuz değilim. Bu takımın yol alacağına inanıyorum. Oyuncularıma da güveniyorum, eksiklerimizi gidereceğiz. Balıkesirspor'un başına başarılı bir hoca var. Kendisi bu camiayı yakından tanıyor. Onun için avantaj. Ancak biz dostluk çerçevesinde sahada mücadele edip, 3 puanla Bursa'ya dönmek istiyoruz." diye konuştu.
"BÖYLE OYNAYACAKLARSA KADRODA TUTMANIN ANLAMI YOK"
U21 takımı ile antrenmana çıkması kararlaştırılan Ferhat Kiraz ve İbrahim Öztürk ile ilgili de konuşan Güneş, "İbrahim'e de Ferhat'a da katkıları için teşekkür ederiz. Ben sezon başından beri defansta Türk oyuncu oynatmak istiyordum. İbrahim iyi niyetle de çalıştı. Ama yedek tutup oyuna aldığımda böyle oynayacaksa kadroda tutmanın anlamı yok. Ben kendilerine bunu söyledim. Böyle oynarlarsa, takıma katkıları olmayacaksa 18'e almayacağımı söyledim. Onlar da bu durumda bana 'İdmana çıkmasak olur mu?' dediler. 'Adil Bey ile görüşün' dedim, görüştüler. Daha sonra yönetimden alınan karar budur. Benim 18'e almayacağımı söyledim. Seyircinin düşüncesine de saygı duyacağız ama biz kendi düşüncemizle oyunculara karar vereceğiz. Bundan sonra ne olur bilemiyoruz, hizmetleri için teşekkür ediyoruz. Diğer oyuncular için de geçerli. Verimi olmayan bir oyuncuyu beklersiniz ama ne kadar? Gelecek planında yoksa ona da bunu söylemeniz lazım. Bu söylem onların da yararına olacaktır. Geride kalan oyunculara da söylüyorum. Takımda 11'de oynayanların dışında 18'e girenin de katkı yapacak bir anlayışta olmasını istiyoruz. Bu olmayacaksa, 18'de olmayacaklarını kendilerine söyleriz. Çünkü 18'de olmayacaklarını onlara söylemem lazım. Belki devre arasında kendilerine kulüp bulurlar" açıklamasını yaptı.
"AYDIN GÜNDEMİMDE YOK"
Bir gazetecinin, Aydın Karabulut'un kadroya dönme ihtimalinin bulunup bulunmadığını sorması üzerine Güneş, "Aydın Karabulut ile ilgili düşüncem yok, gündemimde yok. Devreye kadar bu kadro ile yarışacağım. Sonra ne olur bilemem. 20-25 arasında oyuncu kadromuz olacak. Ama Aydın gündemimizde yok" cevabını verdi.
"ÜRETMEDEN TÜKETİYORUZ"
Taraftarların maçlara ilgi göstermediğinin hatırlatılması üzerine Güneş, "Kabul etmek gerekirki futboldan soğuma oldu. Türk futbolunun sisteminde bir eksiklik var. Maalesef futboldaki pastayı büyütmek yerine parçalayıp onu yemeye yöneldik. Futbolun içerisinde bulunan futbolcular ve antrenörler maalesef sistemde karar noktasında yer bulamıyorlar. Yönetimler kararları alıyorlar. Herhangi bir kulübün başkanı ve yönetimleri kararları alıyorlar sonra bir bakıyorsunuz o isimler görevlerinde değiller. Sistemde değişiklik yapmak lazım. PASSOLİG uygulamasında da sorunlar var. Geçmişte fanatik taraftarlar yüzünden tribünden çekilen taraftarlar vardı. Şimdi fanatik olan taraftarların getirmiş olduğu taraftar grupları da maçlara gelmiyor. Bu sadece bizim değil tüm kulüplerin sorunu. Oynanan futbolun kalitesi de tartışılır. Biz üretmeden, tüketiyoruz. Bundan dolayı da seyirciler tribünden çekildi. Takımımız hücumda da savunmada da tribünler ile birlikte coşmalı. Bildiğiniz gibi ağrılarım nedeniyle kulübeden dışarı çıkamadım. İkinci golde ayağa kalktım koşmak istedim. Bende bu duygu varsa, futbolcumuz da da olmalı, tribünde de olmalı, yönetimde de olmalı" dedi.