Sağlam, eski teknik direktörlerden Ziya Doğan ile Gümüşhane Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çok Amaçlı Salon’da söyleşiye katıldı.
 
Sağlam, burada, UEFA’nın Bursaspor’a verdiği Avrupa kupalarından men cezasıyla ilgili soru üzerine, cezanın kendilerinde hayal kırıklığı oluşturduğunu belirtti.
 
Çok üzüldüklerini ifade eden Sağlam, şunları söyledi:
 
’Bir yıl uğraşıyorsunuz, hedeflerinizden biri, Anadolu takımı olarak Avrupa kupalarına katılmak ve bu amaç uğruna da çok zorlu ve sıkıntılı bir sezonu geride bırakıyorsunuz. Sonucunda Avrupa kupalarına katılmaya hak kazanıyorsunuz ki bizim bu yıl üçüncü kez üst üste Avrupa kupalarına katılma başarımız olacaktı. Bu da bir Anadolu takımı için önemli bir başarı. 2007 yılından kalan bir sıkıntı maalesef bugün karşıma bizi çok üzen bir sonuç olarak çıktı. Ben kulübümüzün UEFA’ya yapacağı itirazın kesinlikle iyi niyetli bir şekilde karşılık bulup bu kararın ortadan kalkacağına ve önümüzdeki sezon Avrupa kupalarında mücadele edeceğimize inanıyorum. ’
 
Siyasetin futbola karıştığı yönündeki bir soruya ise Sağlam, ’Futbolu son yıllarda spordan tamamen uzaklaştırdık. Spor denilince insanın aklına, barış, dostluk, kardeşlik, eğlence geliyor ama biz bunların hiçbirini futbolun içerisinde yaşayamıyoruz. Futbolun da bir spor olduğunu tekrar bizim herkese hatırlatmamız gerekiyor. Bu işte ön planlarda olan insanların daha çok sorumluluk alması gerekiyor. Bu bağlamda sporun ruhunun da evrensel değerlerinin de futbolda yaşanması gerektiğine inanıyorum. Siyasetin kesinlikle, sporun, futbolun içinde girmesini kabul edemeyenlerden birisiyim. İnşallah bundan sonraki dönemlerde bu gibi sıkıntılarla karşılaşmayız’ yanıtını verdi.
 
FUTBOLDA ŞİKE İDDİALARI...
 
Futbolda şike iddialarıyla ilgili soru üzerine Sağlam, 3 Temmuz’da başlayan sürecin halen devam ettiğini ifade ederek, şöyle konuştu:
 
’Ülkede futbol adına kaos ortamı çözümlenmiş değil. Herkes Disiplin Kurulu’nun bu süreçle ilgili karar vermesini bekliyor. UEFA, kamu vicdanını tatmin edici bir ceza bekliyor. Bunun bir defa verilmesi gerekir ki herkes önünü görebilsin. Türk futbolunun daha iyi dönemler yaşaması veya Avrupa’daki söz sahibi ülkelerle aynı platformda mücadele verebilmemiz açısından neler yapılabilmesi gerektiği konusunda çözüm önerileri üretilebilir. Öncelikle Türk futbolunun şu kaos ortamından kurtulması gerekir. Bu süreci geçtikten sonra esas yapılması gerekenleri konuşmak lazım.’