Başkanımız Recep Bölükbaşı basın mensuplarına yaptığı açıklamada şunları söyledi; "Kupa maçı dedik. Bir hafta öncesinden TFF'ye başvurduk. Dedik ki; "Suni çime maç vermeyin. Saat 12:00'a maç vermeyin". Rica ettik. Bize saha 1.5 gün önceden bildirildi. Antrenman yapamadık. Türkiye'de futbol bu kadar mı ucuz? Bu işi yöneten insanlar ne yapıyorlar? Çalışmıyorlar mı? Şuanda Milli Takımımızın iki tane değerli oyuncusu sakatlandı. Buraya korkak hakemler göndermesinler. Altı tane oyuncu değişti. Birçok kez sakatlık oldu. Maçın sonuna 3 dakika mı eklenmeliydi? Kırmızı kart yokken, kırmızı kart verildi. . Mağlup olabilirsiniz, berabere kalabilirsiniz bunda sıkıntı yok ama bizim en büyük endişemiz oyuncularımızın sakatlanmasıydı. Bunun hesabını kim verecek? TFF'ye bunun yazılarını yazdık. Yapmayın dedik. Amatör kümelerde de artık suni çim yok. Gelişmiş Türkiye'de başka saha mı yok? Futbolcularımıza ,hocamıza, bizlere ve camiamıza yazık. Hak ve adalet istiyorum. İki futbolcumuzun da bileği dönmüş. Çünkü biz suni çimde antrenman yapmadık. TFF'yi ben ve kulübümüzün yetkili kişileri ısrarla aradı. Dönmediler. Ben özellikle Yıldırım Demiören'i ve Servet Yardımcı'yı aradım. Ne yapılmak isteniyor bilemiyoruz. Sonuç ne olursa olsun bu sahada maç oynanmaz. Bir hafta önce takımların programı açıklanıyor bizim maçımız belli değil. Buna göre antrenman yapalım diyoruz. Bugün buraya Bursaspor seyircisi gelseydi kötü mü olurdu? Yazık günah. Bizim Karagümrük ile bir husumetimiz yok. Başkan ve yönetim sağ olsunlar bizi iyi ağırladılar. Kasıt aramıyoruz ama ne olur adaletli, hakkaniyetli olun. Basına da iş düşüyor. Zekeriya Alp bana göre en son istifa etmesi gereken insandı. Dürüstlüğünü her zaman takdir ettiğim insan. İyiye gitmiyoruz arkadaşlar. Bu konuda ben TFF'yi de göreve çağırıyorum. Cumhurbaşkanımızı ve Başbakanımızı da davet ediyorum. Bu futbol böyle giderse çok daha kötü durumlara gidecek. Şuanda A Milli Takımın iki futbolcusu sakatlandı. Söylememize rağmen bunları yaşadık. Bu tavır nedir? Bize mi ? Bursa'ya mı? Bursaspor'a mı? Bir şeyler konuştuğumuzda hemen arkasından ceza veriliyor. Artık ceza ile değil, sevgiyle yanaşalım. Karşınızdaki insan. Üzülüyoruz. Şu futbolu artık kurtaralım. Daha kötüye gidiyor. Herkese sesleniyorum. Yazık günah."