İşte İlhan Uslu'nun çarpıcı açıklamaları:
"Bursaspor başkanlığı gibi onurlu bir görev için aday olmadım. Bunun elbette ki çok sayıda nedeni var. Başkanlık yarışına giren tüm adaylara başarılar dilerim. Kazananın Bursaspor'umuza başarılar getirmesini temenni ederim.Aday olmamam konusuna gelince,
Bu bir görevden kaçma değildir. O yarış içinde elbette ki zamanı gelince oluruz ancak aşağıdaki tabloya dikkat çekilmesini isterim.
Bursaspor'un mevcut durumu kulübün başındakilerin kamuoyuna yansıttıklarının aksine gibi hiç de parlak değildir. Kulübün geleceği ipotek altına alınmıştır. Kongreden hemen sonra Haziran ayında yaklaşık 20 milyon TL'lik bir ödeme yapılma zorunluluğu vardır. Ondan sonraki iki ay içinde de 15 milyon TL bulunması gerekmektedir. Farklı bankalardan çekilen kredilerin miktarı dudak uçuklatacak cinstendir. Bugüne kadar çek karnesi olmayan kulübe çek karnesi alınmıştır. Bu çekler kimlere, ne amaçla verilmiştir? Ve en acısı Bursaspor'un Türkiye Futbol Federasyonu'ndan önümüzdeki sezon için gelecek tüm paraları kullanılmıştır. Bursaspor'un mevcut borcu yaptığımız incelemelere göre yaklaşık 51 milyon TL'yi bulmuştur.
Bu süreçte önceki yönetim kasada yaklaşık 13 milyon TL para bırakmış, Pablo Batalla'dan da 3,5 milyon Euro gelir elde edilmiştir. Peki bunca para ne olmuştur, nereye gitmiştir?
Bu işin maddi boyutu. Bir de futbolcularla yapılan sözleşme boyutu vardır. Yapılan uzun soluklu sözleşmeler de Bursaspor'un geleceğini oyuncu kadrosu bakımından ipotek altına almıştır. Tüm sözleşmelerde Bursaspor'un hakkı neredeyse yok hükmünde tutulmuştur. Yıllık 500-600 bin TL'ye oynayacak bir futbolcunun sözleşmesine 20 milyon TL'nin üzerindeki bedeller yazılmıştır. Bu sadece bir örnektir. Sözleşmeler ortadadır. Kimlere ne paralar ödenmiştir. O oyuncular önceki kulüplerinde kaç paraya oynamışlardır?
Bir bardak su içmem diyen ancak Bursaspor'un parasıyla har vurup harman savuran bu kişiler elbette ki genel kurul üyeleri önünde hesap vereceklerdir.
Adaylık süreci boyunca kent dinamikleriyle yaptığımız görüşmelerde hep bu sorunlarla karşılaştık. Bu işin bir konsensüs sağlanmadan düzelemeyeceği kanısına vardık. Bursaspor'un borcu artık kişilerin boyutunu aşmıştır. Yapılan hatalarla Bursaspor bir yıl içinde bağımsızlıktan, bağımlı hale gelmiştir.
Bu konuda taraftar dernekleri ilk kıvılcımı yakmıştır. İsim önemli değildir. Tek bir kişi üzerinde birleşilmesinin önemine kongre öncesinde vurgu yapılmıştır.
İşin tek gerçeği, o ya da bu değil, seçilen kim olursa olsun bu iş tamamen artık kent yönetiminin kontrolü altına girmiştir. İyi bir Bursasporlu olan Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımız Recep Altepe acil olarak bu konunun üzerine eğilmelidir. Çünkü başka Bursaspor yoktur."